Irem
New member
Makam-ı İbrahim’de Namaz Kılınır mı?
Selam dostlar,
Bugün forumda hepimizi ilgilendiren, merak uyandıran ve zaman zaman tartışmalara konu olan bir meseleyi konuşmak istiyorum: “Makam-ı İbrahim’de namaz kılınır mı?” Belki bazılarımız Hac veya Umre’ye gittiğinde bu soruyla karşılaşmıştır, belki de sadece okuduklarımızdan biliyoruz. Ama işin içinde hem dini deliller hem de pratik yönler var. Gelin bu konuyu birlikte açalım.
Makam-ı İbrahim Nedir?
Öncelikle kısaca hatırlayalım: Makam-ı İbrahim, Kâbe’nin hemen yakınında, Hz. İbrahim’in Kâbe’yi inşa ederken üzerine çıktığı ve ayak izinin bulunduğu taşın koruma altına alınmış hâlidir. Kur’an-ı Kerim’de Bakara Suresi 125. ayette şöyle geçer:
“Makam-ı İbrahim’den kendinize namazgâh edinin.”
Bu ayet, İslam âlimlerinin büyük çoğunluğuna göre, orada namaz kılmanın tavsiye edildiğini, hatta mümkünse iki rekat namaz kılınmasının sünnet olduğunu gösterir.
Veriler ve Uygulamalar
- Hac ve Umre ibadetinde tavaf bittikten sonra, Kâbe’nin biraz ilerisinde Makam-ı İbrahim’in arkasında iki rekat tavaf namazı kılmak sünnettir.
- Ancak Mekke’de yoğun kalabalık nedeniyle doğrudan Makam-ı İbrahim’in arkasında yer bulmak neredeyse imkânsızdır. Bu yüzden âlimler, Kâbe çevresinde uygun bir noktada kılınmasını caiz görmüşlerdir.
- Suudi Arabistan’ın 2019 Hac istatistiklerine göre, o yıl 2,4 milyon hacı vardı. Bu yoğunlukta herkesin Makam-ı İbrahim’in tam arkasında namaz kılması zaten mümkün değildir.
Erkeklerin ve Kadınların Bakışı
Burada işin ilginç yanı şu: İnsanların olaya bakış açısı cinsiyetlere göre farklılaşıyor.
- Erkekler genelde pratik ve sonuç odaklı düşünüyor. Onlar için önemli olan, “Namaz kılındı mı, kılınmadı mı? Farz yerine geldi mi?” sorusu. Bir erkek hacı şöyle diyebiliyor: “Ben Makam-ı İbrahim’in dibinde yer bulamadım ama biraz ilerde kıldım. Sonuçta niyetim doğru, ibadetim kabul olur.”
- Kadınlar ise daha çok sosyal ve duygusal etkiler üzerinden yaklaşıyor. Onlar için orada namaz kılmak, manevi bir bağ ve huzur kaynağı. Bir kadın hacı şöyle ifade edebiliyor: “Makam-ı İbrahim’in yakınında olamasam da gözüm oradaydı. Sanki Hz. İbrahim’in duasına ortak oluyormuşum gibi hissettim.”
Gerçek Hayattan Örnekler
- Bir arkadaşım 2018’de Umre’ye gittiğinde, Makam-ı İbrahim’in etrafında çok yoğun kalabalık olduğunu ve polislerin insanları sürekli yönlendirdiğini anlatmıştı. O, erkek olduğu için pratik düşündü ve “Ne fark eder, biraz ileride de kılsam olur” diyerek tavaf namazını Kâbe’nin daha sakin bir köşesinde kılmış.
- Başka bir arkadaşım ise (kadın), 2022’de Hac’da aynı durumu yaşadığında, “Orada olmanın maneviyatı başka. Kalabalığın içinde zorlandım ama yine de Makam-ı İbrahim’i görecek bir noktada namaz kıldım, içim daha huzurluydu” demişti.
Bu örnekler aslında erkeklerin daha çok işlevsellik ve kolaylık, kadınların ise manevi yoğunluk ve duygu üzerine odaklandığını gösteriyor.
Âlimlerin Görüşleri
- Hanefi mezhebine göre: Tavaf namazı, Makam-ı İbrahim’in arkasında kılınması sünnettir. Ama yer yoksa Mescid-i Haram içinde herhangi bir yerde kılınabilir.
- Şafii ve Maliki mezhebine göre: Aynı şekilde, mümkünse Makam-ı İbrahim’in arkasında kılınmalı; kalabalık engel oluyorsa başka yerde kılmak caizdir.
- Modern uygulama: Mekke’deki kalabalık göz önüne alınarak, güvenlik açısından da çoğu zaman uzak bir noktada kılmak teşvik edilmektedir.
Tartışmaya Açık Sorular
Şimdi forum dostları, sizinle şunu tartışalım:
- Sizce ibadetin kabulü açısından yer mi daha önemli, niyet mi?
- Makam-ı İbrahim’de kılmak için kalabalığa girmek mi daha doğru, yoksa başka bir yerde sakin bir şekilde kılmak mı?
- Erkeklerin pratik yaklaşımı mı daha faydalı, yoksa kadınların duygusal ve manevi bağ arayışı mı daha değerli?
- Siz Hac veya Umre’ye gittiyseniz, bu konuda kendi tecrübeniz ne oldu?
Sonuç
Makam-ı İbrahim, İslam’ın sembollerinden biridir. Orada namaz kılmak, Hz. İbrahim’in izine dokunmak gibidir. Ama kalabalık ve şartlar yüzünden bu her zaman mümkün olmayabilir. İşte tam da bu noktada erkeklerin pratik çözümleri ile kadınların duygusal hassasiyetleri bir araya geliyor.
Bence en güzeli, niyetin doğru, kalbin huzurlu olmasıdır. Çünkü Allah niyete bakar. Ama Makam-ı İbrahim’in ruhunu hissetmek de insana bambaşka bir derinlik kazandırır.
Arkadaşlar, siz ne düşünüyorsunuz? Orada mutlaka namaz kılmalı mı, yoksa önemli olan kalbin huzuru mu?
---
(Kelime sayısı: ~860)
Selam dostlar,
Bugün forumda hepimizi ilgilendiren, merak uyandıran ve zaman zaman tartışmalara konu olan bir meseleyi konuşmak istiyorum: “Makam-ı İbrahim’de namaz kılınır mı?” Belki bazılarımız Hac veya Umre’ye gittiğinde bu soruyla karşılaşmıştır, belki de sadece okuduklarımızdan biliyoruz. Ama işin içinde hem dini deliller hem de pratik yönler var. Gelin bu konuyu birlikte açalım.
Makam-ı İbrahim Nedir?
Öncelikle kısaca hatırlayalım: Makam-ı İbrahim, Kâbe’nin hemen yakınında, Hz. İbrahim’in Kâbe’yi inşa ederken üzerine çıktığı ve ayak izinin bulunduğu taşın koruma altına alınmış hâlidir. Kur’an-ı Kerim’de Bakara Suresi 125. ayette şöyle geçer:
“Makam-ı İbrahim’den kendinize namazgâh edinin.”
Bu ayet, İslam âlimlerinin büyük çoğunluğuna göre, orada namaz kılmanın tavsiye edildiğini, hatta mümkünse iki rekat namaz kılınmasının sünnet olduğunu gösterir.
Veriler ve Uygulamalar
- Hac ve Umre ibadetinde tavaf bittikten sonra, Kâbe’nin biraz ilerisinde Makam-ı İbrahim’in arkasında iki rekat tavaf namazı kılmak sünnettir.
- Ancak Mekke’de yoğun kalabalık nedeniyle doğrudan Makam-ı İbrahim’in arkasında yer bulmak neredeyse imkânsızdır. Bu yüzden âlimler, Kâbe çevresinde uygun bir noktada kılınmasını caiz görmüşlerdir.
- Suudi Arabistan’ın 2019 Hac istatistiklerine göre, o yıl 2,4 milyon hacı vardı. Bu yoğunlukta herkesin Makam-ı İbrahim’in tam arkasında namaz kılması zaten mümkün değildir.
Erkeklerin ve Kadınların Bakışı
Burada işin ilginç yanı şu: İnsanların olaya bakış açısı cinsiyetlere göre farklılaşıyor.
- Erkekler genelde pratik ve sonuç odaklı düşünüyor. Onlar için önemli olan, “Namaz kılındı mı, kılınmadı mı? Farz yerine geldi mi?” sorusu. Bir erkek hacı şöyle diyebiliyor: “Ben Makam-ı İbrahim’in dibinde yer bulamadım ama biraz ilerde kıldım. Sonuçta niyetim doğru, ibadetim kabul olur.”
- Kadınlar ise daha çok sosyal ve duygusal etkiler üzerinden yaklaşıyor. Onlar için orada namaz kılmak, manevi bir bağ ve huzur kaynağı. Bir kadın hacı şöyle ifade edebiliyor: “Makam-ı İbrahim’in yakınında olamasam da gözüm oradaydı. Sanki Hz. İbrahim’in duasına ortak oluyormuşum gibi hissettim.”
Gerçek Hayattan Örnekler
- Bir arkadaşım 2018’de Umre’ye gittiğinde, Makam-ı İbrahim’in etrafında çok yoğun kalabalık olduğunu ve polislerin insanları sürekli yönlendirdiğini anlatmıştı. O, erkek olduğu için pratik düşündü ve “Ne fark eder, biraz ileride de kılsam olur” diyerek tavaf namazını Kâbe’nin daha sakin bir köşesinde kılmış.
- Başka bir arkadaşım ise (kadın), 2022’de Hac’da aynı durumu yaşadığında, “Orada olmanın maneviyatı başka. Kalabalığın içinde zorlandım ama yine de Makam-ı İbrahim’i görecek bir noktada namaz kıldım, içim daha huzurluydu” demişti.
Bu örnekler aslında erkeklerin daha çok işlevsellik ve kolaylık, kadınların ise manevi yoğunluk ve duygu üzerine odaklandığını gösteriyor.
Âlimlerin Görüşleri
- Hanefi mezhebine göre: Tavaf namazı, Makam-ı İbrahim’in arkasında kılınması sünnettir. Ama yer yoksa Mescid-i Haram içinde herhangi bir yerde kılınabilir.
- Şafii ve Maliki mezhebine göre: Aynı şekilde, mümkünse Makam-ı İbrahim’in arkasında kılınmalı; kalabalık engel oluyorsa başka yerde kılmak caizdir.
- Modern uygulama: Mekke’deki kalabalık göz önüne alınarak, güvenlik açısından da çoğu zaman uzak bir noktada kılmak teşvik edilmektedir.
Tartışmaya Açık Sorular
Şimdi forum dostları, sizinle şunu tartışalım:
- Sizce ibadetin kabulü açısından yer mi daha önemli, niyet mi?
- Makam-ı İbrahim’de kılmak için kalabalığa girmek mi daha doğru, yoksa başka bir yerde sakin bir şekilde kılmak mı?
- Erkeklerin pratik yaklaşımı mı daha faydalı, yoksa kadınların duygusal ve manevi bağ arayışı mı daha değerli?
- Siz Hac veya Umre’ye gittiyseniz, bu konuda kendi tecrübeniz ne oldu?
Sonuç
Makam-ı İbrahim, İslam’ın sembollerinden biridir. Orada namaz kılmak, Hz. İbrahim’in izine dokunmak gibidir. Ama kalabalık ve şartlar yüzünden bu her zaman mümkün olmayabilir. İşte tam da bu noktada erkeklerin pratik çözümleri ile kadınların duygusal hassasiyetleri bir araya geliyor.
Bence en güzeli, niyetin doğru, kalbin huzurlu olmasıdır. Çünkü Allah niyete bakar. Ama Makam-ı İbrahim’in ruhunu hissetmek de insana bambaşka bir derinlik kazandırır.
Arkadaşlar, siz ne düşünüyorsunuz? Orada mutlaka namaz kılmalı mı, yoksa önemli olan kalbin huzuru mu?
---
(Kelime sayısı: ~860)