Beykozlu
New member
Açılışta Dow Jones endeksi, 400 puanın üzerinde bedel kaybetti ve yüzde 1,28 azalışla 32.477,83 puana geriledi.
S&P 500 endeksi yüzde 1,39 azalarak 4.065,98 puana ve Nasdaq endeksi yüzde 1,77 kayıpla 11.929,22 puana indi.
Geçen haftayı sert düşüşle tamamlayan endeksler, devam eden jeopolitik riskler, Çin’de COVID-19 salgını önlemlerinin enflasyonist baskılara ait kaygıları artırması, sıkı para siyasetinin büyümeyi olumsuz etkileyeceğine dair tasalar ve tahvil faizlerindeki süratli yükselişin tesiriyle yeni haftanın açılışında da negatif seyrini sürdürdü.
Çin’de COVID-19 salgınına ait “sıfır tolerans” siyasetinde hiç bir gevşemeye gidilmemesi ve ülkenin finans merkezi Şanghay’da önlemlerin sıkılaştırılması, global enflasyonist baskıların daha da artacağına ait telaşları gündeme getirdi.
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) geçen haftaki toplantısından 75 baz puanlık faiz artırım ihtimalini zayıflatan açıklamaların gelmesi ise para siyasetinin enflasyonla çabada yetersiz kalacağı tartışmalarını başlattı.
Richmond Fed Lideri Thomas Barkin, bankanın enflasyonu frenleme çabasında faiz oranlarını 75 baz puan yükseltmek de dahil olmak üzere hiç bir şeyi masadan kaldırmayacağını belirtirken, Atlanta Fed Lideri Raphael Bostic 50 baz puandan daha büyük adımlarla ilerlemeye gerek görmediğini söz etti.
Tüm bu gelişmelerle yüzde 3,20 ile 2018’den bu yana en yüksek düzeye ulaşan ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yeni haftanın açılışında yüzde 3,12 düzeylerinde seyretti.
Yükselen tahvil faizleri teknoloji payları üzerinde baskı oluştururken, Alphabet ve Amazon’un payları yüzde 1’in, Apple ve Meta’nın payları yüzde 2’nin üzerinde kıymet kaybetti.
Analistler, ABD’de yeni haftada açıklanacak enflasyon verisinin piyasaların odağında olacağını belirtti.
S&P 500 endeksi yüzde 1,39 azalarak 4.065,98 puana ve Nasdaq endeksi yüzde 1,77 kayıpla 11.929,22 puana indi.
Geçen haftayı sert düşüşle tamamlayan endeksler, devam eden jeopolitik riskler, Çin’de COVID-19 salgını önlemlerinin enflasyonist baskılara ait kaygıları artırması, sıkı para siyasetinin büyümeyi olumsuz etkileyeceğine dair tasalar ve tahvil faizlerindeki süratli yükselişin tesiriyle yeni haftanın açılışında da negatif seyrini sürdürdü.
Çin’de COVID-19 salgınına ait “sıfır tolerans” siyasetinde hiç bir gevşemeye gidilmemesi ve ülkenin finans merkezi Şanghay’da önlemlerin sıkılaştırılması, global enflasyonist baskıların daha da artacağına ait telaşları gündeme getirdi.
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) geçen haftaki toplantısından 75 baz puanlık faiz artırım ihtimalini zayıflatan açıklamaların gelmesi ise para siyasetinin enflasyonla çabada yetersiz kalacağı tartışmalarını başlattı.
Richmond Fed Lideri Thomas Barkin, bankanın enflasyonu frenleme çabasında faiz oranlarını 75 baz puan yükseltmek de dahil olmak üzere hiç bir şeyi masadan kaldırmayacağını belirtirken, Atlanta Fed Lideri Raphael Bostic 50 baz puandan daha büyük adımlarla ilerlemeye gerek görmediğini söz etti.
Tüm bu gelişmelerle yüzde 3,20 ile 2018’den bu yana en yüksek düzeye ulaşan ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yeni haftanın açılışında yüzde 3,12 düzeylerinde seyretti.
Yükselen tahvil faizleri teknoloji payları üzerinde baskı oluştururken, Alphabet ve Amazon’un payları yüzde 1’in, Apple ve Meta’nın payları yüzde 2’nin üzerinde kıymet kaybetti.
Analistler, ABD’de yeni haftada açıklanacak enflasyon verisinin piyasaların odağında olacağını belirtti.