bencede
New member
Pakistan’ın siyasi tarihi bir kere daha taraf değiştirdi. İmran Han’ın güvensizlik oyuyla düşürülmesinin akabinde ana muhalefet başkanı ve Pakistan Müslüman Birliği’nin Lideri Şahbaz Şerif başbakan oldu.
Şahbaz Şerif, üç defa başbakanlık yapan ve Panama Belgeleri’nin yayımlanmasından daha sonra hakkındaki yolsuzluk suçlamalarıyla 2018’de üçüncü sefer bakılırsavden alınan Navaz Şerif’in kardeşi.
Son üç yıldır parlamentonun alt kanadı Ulusal Meclis’te muhalefetin liderliğini yapan Şerif, İmran Han’ın en koyu muhaliflerinden bir tanesiydi.
Yeni Başbakan, Eylül 2020’de ülkenin yolsuzlukla çabadan sorumlu kurumu Ulusal Hesap Verebilirlik Ofisi’nin (NAB) 76 milyon dolar kara para akladığı suçlamalarının akabinde gözaltına alındı.
Soruşturmada Şahbaz Şerif’in ailesine ilişkin 28 paravan hesap tespit edildi. Paranın 2008 ve 2018 yılları içinde bu hesaplar üzerinde aklandığı belirtiliyor.
Soruşturmada 17 bin kredi sürecinin belirlendiği ve paranın kapalı hesaplarda tutulduğu ve Şerif’in hesabına aktarıldığı tespit edildi.
70 yaşındaki yeni Pakistan Başbakanı daha evvel eyalet başbakanıydı. Ülkenin en kalabalık ve siyasi açıdan en kıymetli eyaleti olan Pencap’ta 13 yıla yayılan 3 periyot başbakanlık yaptı.
Şahbaz Şerif (sağda) ve ağabeyi Navaz Şerif
Tutuksuz yargılanan Şerif, kara para aklamanın yanı sıra geliriyle ilgili öbür suçlamalarla da karşı karşıya.
Şahbaz Şerif, eyalet başbakanlığı yaptığı devirde siyasi sorunlara yaklaşımı ve duygusal çıkışları niçiniyle siyasi rakipleri, medya ve kamuoyunun odağındaydı.
Bir kezinde çizmeleriyle sel sularının ortasında resmi kurumlara ani baskınlar düzenlerken görüntülendi. Zıtları ve siyasi rakipleri, gittiği her yerde kendisine gazetecilerin de eşlik etmesi niçiniyle Şerif’i daima “şov yapmakla” suçluyordu.
Müşerref’in liderliğindeki darbeden daha sonra Şerif kardeşlerin ikisi de tutuklandı
Ama, Şahbaz Şerif’le çalışan hükümet yetkilileri ve gazeteciler, onu “çalışkan bir idareci” diye niteliyor.
Pekala, Şerif eyalet başbakanlığından Pakistan başbakanlığına nasıl geldi?
Uzun bir müddetdir Lahor’da Şerif ailesini izleyen gazeteci Salman Gani BBC’ye Şerif’in bu seyahatini anlattı.
Gani, Şerif’in, 1985’te Lahor Ticaret Odası lideri olduğunu belirtiyor ve “O günlerde partilerinin çalışanlarına gereç tedarik ettikleri mütavazı bir otomobilleri vardı” diyor.
Şahbaz Şerif ‘sert bir idareci’ olarak biliniyor.
Şerif, ağabeyi Navaz Şerif ve partisi için büyük uğraş harcadı. Siyasete atılmaya karar verdi ve 1988 seçimlerinde Penjab eyalet meclisine girdi.
1990’da Ulusal Meclis’e, 1993’te de Pencap meclisine seçildi. Tıpkı yıl, eyalet meclisinde muhalefetin önderi oldu.
1997’de Pakistan Müslüman Birliği-Navaz (PML-N) seçimleri kazanınca Şerif birinci sefer eyalet başbakanlığına seçildi.
Gazeteci ve kıdemli analist Mujib-ur-Rehman Şami, bu devrin siyasetini yakından izleyen bir uzman.
Şami’ye nazaran, Şahbaz Şerif sahiden çalışkan ve amaçlarına ulaşmakta kararlı bir kişiydi. Pencap’ta oluşturduğu tesirli bir takımla yeterli bir idarecilik sergiledi.
Eyalet başbakanı olarak birinci devrinde kimi projeler başlatmıştı. Ancak, 1999’da Genelkurmay Lideri Pervez Müşerref sıkıyönetim ilan edince bunlar yarıda kaldı.
Şerif kardeşler kısa bir süre tutuklu kaldı. Navaz Şerif Suudi Arabistan’da sürgünde yaşadı.
Şami, “O periyotta dışarıda kalmıştı. Fakat her vakit askerler dahil her insanın birlikte çalışması gerektiğini söylerdi” diyor.
Şami’ye bakılırsa, bir seferinde Pervez Müşerref, “Şahbaz Şerif başbakan olsaydı daha âlâ olurdu” demişti.
tıpkı vakitte iki kardeşe Müşerref’in uçağını kaçırma ve vatana ihanet suçlaması yöneltildi.
2000’de Şerif ailesinin askeri diktatör Müşerref’le bilinmeyen bir mutabakat yaptığı öne sürüldü. İki kardeşin Suudi Arabistan’a bu mutabakat kapsamında gittiği tez edildi. Şerif ailesi bu iddiayı reddetti.
Şami’ye bakılırsa Navaz Şerif ve başka başkanlara yönelik davalarda Şahbaz Şerif’e yönelik hiç bir argüman kanıtlanamadı:
“Sınır dışı edilmek istemediler ve ülkeden gönderilmemek için hayli efor harcadılar.”
yıllardır ağabeyinin gölgesinde olan Şahbaz Şerif artık ülke siyasetinde kıymetli bir rol oynuyor
ondan sonrasında Navaz Şerif ve Şahbaz Şerif, eski Pencap Valisi Çaudri Sarvar’ın gayretleriyle Suudi Arabistan’dan Londra’ya gitti.
Yedi yıl daha sonra, 2007’de Şerif ailesi Pakistan’a döndü.
Sonraki yıl genel seçimler yapıldı.
Şahbaz Şerif bu seçimlere katılamadı.
1998’de Lahor’da birkaç kişinin öldürüldüğü bir hadisede azmettirici olmakla suçlanmıştı.
2003’te terörle gayret mahkemesi bir celp gönderdi.
2004’te Şahbaz Şerif mahkemeye çıkmak için ülkesine dönmeye çalıştı. Fakat havalimanından geri gönderildi.
Tıpkı yıl mahkeme, duruşmaya gelmediği için hakkında tutuklama sonucu çıkarttı.
Şahbaz Şerif, karara itiraz etti ve iki ay daha sonra karar lehine çıkınca eyalet başbakanlığına geri döndü.
2013 seçimlerini kazandıktan daha sonra Şahbaz Şerif, üçüncü defa eyalet başkanlığına seçildi.
Bu 10 yıl boyunca ‘sert idareci’ imajı çizdi.
Genç Şerif eğitim ve sıhhat alanlarında bir dizi projeye imza attı. Ama bu periyot öncü olduğu ve siyasi mirası olarak anılan iki büyük proje evvela ağır tenkide maruz kalmıştı.
Bunlardan biri, Lahor’da trafik sıkışıklığını hafifçeletmek için planladığı metrobüstü.
O sıralarda muhalefette olan İmran Han, buna ‘bir yırtıcı orman otobüsü’ diyerek karşı çıkmıştı.
Şahbaz Şerif, Turuncu Çizgi treninin finansmanı konusunda da şimşekleri üzerine çekti.
Muhalefet, projenin hükümet teşvikleriyle bile yürütülemeyecek kadar değerli olduğunu söylüyordu. Lakin bu proje sonuçta hayata geçirildi ve hala çalışıyor.
Şahbaz Şerif, ağabeyi Navaz Şerif’in bir adım gerisinde daima ikincil rollerde siyasette yer aldı.
Navaz Şerif başbakan olduğu vakit, o da eyalet başbakanı oldu.
Şami, Şahbaz Şerif’in tanınan bir önder olmasa da, gereksiz arbedelerden kaçınan uygun bir yönetimci olarak Pakistan’ın kuvvetli ordusuyla dostluğa dayalı “iş bitirici” bir bağ kurmak istediğini söylüyor.
Gazeteci Salman Gani ise ulusal siyasetin Pencap’tan daha farklı olduğunu ve Şehbaz Şerif’i başbakan rolünde birfazlaca zorluğun beklediğini düşünüyor.
‘Aşılmayacak zorluklar değil bunlar, lakin kolay olmayacak.’
Şahbaz Şerif, üç defa başbakanlık yapan ve Panama Belgeleri’nin yayımlanmasından daha sonra hakkındaki yolsuzluk suçlamalarıyla 2018’de üçüncü sefer bakılırsavden alınan Navaz Şerif’in kardeşi.
Son üç yıldır parlamentonun alt kanadı Ulusal Meclis’te muhalefetin liderliğini yapan Şerif, İmran Han’ın en koyu muhaliflerinden bir tanesiydi.
Yeni Başbakan, Eylül 2020’de ülkenin yolsuzlukla çabadan sorumlu kurumu Ulusal Hesap Verebilirlik Ofisi’nin (NAB) 76 milyon dolar kara para akladığı suçlamalarının akabinde gözaltına alındı.
Soruşturmada Şahbaz Şerif’in ailesine ilişkin 28 paravan hesap tespit edildi. Paranın 2008 ve 2018 yılları içinde bu hesaplar üzerinde aklandığı belirtiliyor.
Soruşturmada 17 bin kredi sürecinin belirlendiği ve paranın kapalı hesaplarda tutulduğu ve Şerif’in hesabına aktarıldığı tespit edildi.
70 yaşındaki yeni Pakistan Başbakanı daha evvel eyalet başbakanıydı. Ülkenin en kalabalık ve siyasi açıdan en kıymetli eyaleti olan Pencap’ta 13 yıla yayılan 3 periyot başbakanlık yaptı.
Şahbaz Şerif (sağda) ve ağabeyi Navaz Şerif
Tutuksuz yargılanan Şerif, kara para aklamanın yanı sıra geliriyle ilgili öbür suçlamalarla da karşı karşıya.
Şahbaz Şerif, eyalet başbakanlığı yaptığı devirde siyasi sorunlara yaklaşımı ve duygusal çıkışları niçiniyle siyasi rakipleri, medya ve kamuoyunun odağındaydı.
Bir kezinde çizmeleriyle sel sularının ortasında resmi kurumlara ani baskınlar düzenlerken görüntülendi. Zıtları ve siyasi rakipleri, gittiği her yerde kendisine gazetecilerin de eşlik etmesi niçiniyle Şerif’i daima “şov yapmakla” suçluyordu.
Müşerref’in liderliğindeki darbeden daha sonra Şerif kardeşlerin ikisi de tutuklandı
Ama, Şahbaz Şerif’le çalışan hükümet yetkilileri ve gazeteciler, onu “çalışkan bir idareci” diye niteliyor.
Pekala, Şerif eyalet başbakanlığından Pakistan başbakanlığına nasıl geldi?
Uzun bir müddetdir Lahor’da Şerif ailesini izleyen gazeteci Salman Gani BBC’ye Şerif’in bu seyahatini anlattı.
Gani, Şerif’in, 1985’te Lahor Ticaret Odası lideri olduğunu belirtiyor ve “O günlerde partilerinin çalışanlarına gereç tedarik ettikleri mütavazı bir otomobilleri vardı” diyor.
Şahbaz Şerif ‘sert bir idareci’ olarak biliniyor.
Şerif, ağabeyi Navaz Şerif ve partisi için büyük uğraş harcadı. Siyasete atılmaya karar verdi ve 1988 seçimlerinde Penjab eyalet meclisine girdi.
1990’da Ulusal Meclis’e, 1993’te de Pencap meclisine seçildi. Tıpkı yıl, eyalet meclisinde muhalefetin önderi oldu.
1997’de Pakistan Müslüman Birliği-Navaz (PML-N) seçimleri kazanınca Şerif birinci sefer eyalet başbakanlığına seçildi.
Gazeteci ve kıdemli analist Mujib-ur-Rehman Şami, bu devrin siyasetini yakından izleyen bir uzman.
Şami’ye nazaran, Şahbaz Şerif sahiden çalışkan ve amaçlarına ulaşmakta kararlı bir kişiydi. Pencap’ta oluşturduğu tesirli bir takımla yeterli bir idarecilik sergiledi.
Eyalet başbakanı olarak birinci devrinde kimi projeler başlatmıştı. Ancak, 1999’da Genelkurmay Lideri Pervez Müşerref sıkıyönetim ilan edince bunlar yarıda kaldı.
Şerif kardeşler kısa bir süre tutuklu kaldı. Navaz Şerif Suudi Arabistan’da sürgünde yaşadı.
Şami, “O periyotta dışarıda kalmıştı. Fakat her vakit askerler dahil her insanın birlikte çalışması gerektiğini söylerdi” diyor.
Şami’ye bakılırsa, bir seferinde Pervez Müşerref, “Şahbaz Şerif başbakan olsaydı daha âlâ olurdu” demişti.
tıpkı vakitte iki kardeşe Müşerref’in uçağını kaçırma ve vatana ihanet suçlaması yöneltildi.
2000’de Şerif ailesinin askeri diktatör Müşerref’le bilinmeyen bir mutabakat yaptığı öne sürüldü. İki kardeşin Suudi Arabistan’a bu mutabakat kapsamında gittiği tez edildi. Şerif ailesi bu iddiayı reddetti.
Şami’ye bakılırsa Navaz Şerif ve başka başkanlara yönelik davalarda Şahbaz Şerif’e yönelik hiç bir argüman kanıtlanamadı:
“Sınır dışı edilmek istemediler ve ülkeden gönderilmemek için hayli efor harcadılar.”
yıllardır ağabeyinin gölgesinde olan Şahbaz Şerif artık ülke siyasetinde kıymetli bir rol oynuyor
ondan sonrasında Navaz Şerif ve Şahbaz Şerif, eski Pencap Valisi Çaudri Sarvar’ın gayretleriyle Suudi Arabistan’dan Londra’ya gitti.
Yedi yıl daha sonra, 2007’de Şerif ailesi Pakistan’a döndü.
Sonraki yıl genel seçimler yapıldı.
Şahbaz Şerif bu seçimlere katılamadı.
1998’de Lahor’da birkaç kişinin öldürüldüğü bir hadisede azmettirici olmakla suçlanmıştı.
2003’te terörle gayret mahkemesi bir celp gönderdi.
2004’te Şahbaz Şerif mahkemeye çıkmak için ülkesine dönmeye çalıştı. Fakat havalimanından geri gönderildi.
Tıpkı yıl mahkeme, duruşmaya gelmediği için hakkında tutuklama sonucu çıkarttı.
Şahbaz Şerif, karara itiraz etti ve iki ay daha sonra karar lehine çıkınca eyalet başbakanlığına geri döndü.
2013 seçimlerini kazandıktan daha sonra Şahbaz Şerif, üçüncü defa eyalet başkanlığına seçildi.
Bu 10 yıl boyunca ‘sert idareci’ imajı çizdi.
Genç Şerif eğitim ve sıhhat alanlarında bir dizi projeye imza attı. Ama bu periyot öncü olduğu ve siyasi mirası olarak anılan iki büyük proje evvela ağır tenkide maruz kalmıştı.
Bunlardan biri, Lahor’da trafik sıkışıklığını hafifçeletmek için planladığı metrobüstü.
O sıralarda muhalefette olan İmran Han, buna ‘bir yırtıcı orman otobüsü’ diyerek karşı çıkmıştı.
Şahbaz Şerif, Turuncu Çizgi treninin finansmanı konusunda da şimşekleri üzerine çekti.
Muhalefet, projenin hükümet teşvikleriyle bile yürütülemeyecek kadar değerli olduğunu söylüyordu. Lakin bu proje sonuçta hayata geçirildi ve hala çalışıyor.
Şahbaz Şerif, ağabeyi Navaz Şerif’in bir adım gerisinde daima ikincil rollerde siyasette yer aldı.
Navaz Şerif başbakan olduğu vakit, o da eyalet başbakanı oldu.
Şami, Şahbaz Şerif’in tanınan bir önder olmasa da, gereksiz arbedelerden kaçınan uygun bir yönetimci olarak Pakistan’ın kuvvetli ordusuyla dostluğa dayalı “iş bitirici” bir bağ kurmak istediğini söylüyor.
Gazeteci Salman Gani ise ulusal siyasetin Pencap’tan daha farklı olduğunu ve Şehbaz Şerif’i başbakan rolünde birfazlaca zorluğun beklediğini düşünüyor.
‘Aşılmayacak zorluklar değil bunlar, lakin kolay olmayacak.’
- Pakistan: İmran Han güvenoylaması kararı başbakanlık koltuğunu kaybetti
- Eski Pakistan Başbakanı Navaz Şerif yolsuzluk cürmünden bir daha cezaevinde
- Eski Pakistan Başbakanı Şerif kardeşini halefi seçti