bencede
New member
T24 Dış Haberler
Yunanistan Dışişleri Bakanı, Türkiye’nin Yunan adalarının kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölgeye sahip olma üzere haklarına karşı çıktığını, ayrıyeten Birleşmiş Deniz Hukuku Kontratını ihlal ettiğini sav etti. Dendias’ın Oslo’da bulunduğu konferansa katılan Türkiye’nin Norveç ve İzlanda Büyükelçisi Fazlı Çorman, açıklamalara reaksiyon göstererek, “Tüm bu atılımlar Yunanistan’ın yaptığı şeylere karşılık olarak hayata geçirildi” dedi.
Norveç Milletlerarası Bağlar Enstitüsü’nde bir konferansta konuşan Dendias, 1995’ten bu yana Türkiye’nin ‘Yunanistan’ın kara sularını Ege’de 12 mile genişletme ‘hakkını’ kullanımı’ durumunda savaş tehdidinde bulunduğunu söylemiş oldu. Türkiye hükümeti, 1976 yılında bu biçimde bir adım atılmasının savaş niçini (casus belli) sayılacağını bildirmişti.
Büyükelçi Çorman, “TBMM’nin bu casus belirli ilanının sebebi Yunanistan’ın tek taraflı olarak karasularını 12 mile çıkaracağını açıklamasıydı. Bunun yapılması Türk sularını ve Türkiye’nin milletlerarası sulara ulaşma imkanını fiilen kilitleyecekti. Türkiye kendi karasularına sıkıştırılacaktı. Dayatmaya çalıştığınız şey bu” dedi.
Çorman, 2019 tarihindeki Libya-Türkiye Denizcilik Muahedesi’nin da Yunanistan’ın atakları kararında imzalandığını tabir etti.
Adaların Türkiye anakarasına hayli yakın olduğunu hatırlatan Çorman, Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Mukavelesi kağıda dökülürken de Türkiye’nin adalar için farklı bir statü sağlanması gerektiğini savunduğunu söz etti ve “Ege meselade bizim bu biçimde bir şeyi kabul etmemiz mümkün değil” dedi.
Dendias ise BM’ye nazaran güç kullanması tehdidinin yasaklı olduğunu ve ötürüsıyla ‘casus belli’nin bunun bir ihlali olduğunu tabir etti.
“Türkiye ve Yunanistan içindeki meseleler Türkiye 21. yüzyıla gelmediği sürece çözülemeyecek” diyen Dendias, “Eğer Türkiye Yasal Sultan Süleyman’ın Akdeniz’de armadalarla münasebet yürüttüğü periyotta kalmaya devam ederse ilerleyemeyiz” tabirlerini kullandı.
Yunanistan Dışişleri Bakanı, Türkiye’nin Yunan adalarının kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölgeye sahip olma üzere haklarına karşı çıktığını, ayrıyeten Birleşmiş Deniz Hukuku Kontratını ihlal ettiğini sav etti. Dendias’ın Oslo’da bulunduğu konferansa katılan Türkiye’nin Norveç ve İzlanda Büyükelçisi Fazlı Çorman, açıklamalara reaksiyon göstererek, “Tüm bu atılımlar Yunanistan’ın yaptığı şeylere karşılık olarak hayata geçirildi” dedi.
Norveç Milletlerarası Bağlar Enstitüsü’nde bir konferansta konuşan Dendias, 1995’ten bu yana Türkiye’nin ‘Yunanistan’ın kara sularını Ege’de 12 mile genişletme ‘hakkını’ kullanımı’ durumunda savaş tehdidinde bulunduğunu söylemiş oldu. Türkiye hükümeti, 1976 yılında bu biçimde bir adım atılmasının savaş niçini (casus belli) sayılacağını bildirmişti.
Büyükelçi Çorman, “TBMM’nin bu casus belirli ilanının sebebi Yunanistan’ın tek taraflı olarak karasularını 12 mile çıkaracağını açıklamasıydı. Bunun yapılması Türk sularını ve Türkiye’nin milletlerarası sulara ulaşma imkanını fiilen kilitleyecekti. Türkiye kendi karasularına sıkıştırılacaktı. Dayatmaya çalıştığınız şey bu” dedi.
Çorman, 2019 tarihindeki Libya-Türkiye Denizcilik Muahedesi’nin da Yunanistan’ın atakları kararında imzalandığını tabir etti.
Adaların Türkiye anakarasına hayli yakın olduğunu hatırlatan Çorman, Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Mukavelesi kağıda dökülürken de Türkiye’nin adalar için farklı bir statü sağlanması gerektiğini savunduğunu söz etti ve “Ege meselade bizim bu biçimde bir şeyi kabul etmemiz mümkün değil” dedi.
Dendias ise BM’ye nazaran güç kullanması tehdidinin yasaklı olduğunu ve ötürüsıyla ‘casus belli’nin bunun bir ihlali olduğunu tabir etti.
“Türkiye ve Yunanistan içindeki meseleler Türkiye 21. yüzyıla gelmediği sürece çözülemeyecek” diyen Dendias, “Eğer Türkiye Yasal Sultan Süleyman’ın Akdeniz’de armadalarla münasebet yürüttüğü periyotta kalmaya devam ederse ilerleyemeyiz” tabirlerini kullandı.