Büryan Kaç TL?
Arkadaşlar, sabah kahvaltısını yapmış, çayı demlemiş oturuyorum… Birden aklıma düştü: Büryan! Hani şu tandırda ağır ağır pişen, kokusuyla bütün sokağı ayağa kaldıran, “ben buradayım” diye bağıran o efsane lezzet. Ama sonra düşündüm… Büryan kaç TL oldu acaba? Çünkü biliyorsunuz, ülkemizde fiyatlar öyle bir yarışa girdi ki, yakında 100 metre koşusunda Usain Bolt’u geçecekler.
Kadınların Bakışı: Büryan Sadece Yemek Değil, Anıdır
Kadınlara soruyorsun: “Büryan kaç TL?”
Cevap ne? “Ay fiyatını boş ver, geçen gün annemle yemiştik, yanına da ayran almıştık, öyle güzel sohbet ettik ki...”
Kadınlar için olay sadece fiyat değil, o anın paylaşılıyor olması. Büryanı 200 liraya da yeseler, 400 liraya da, mesele tabağa bakan gözlerdeki sıcaklık, sofrada paylaşılan muhabbet. “Aaa sen ilk kez mi yiyorsun? Hadi bakalım, şunu bir lokma dene!” diye önüne dürtülen tabak, fiyat listesinden daha anlamlı oluyor.
Empatiyle yaklaşıyorlar: “Herkes yiyebilsin keşke, yazık değil mi o öğrencilere?” diyorlar. Düşünsene, kız arkadaşlarınla çıkmışsın, menüye bakıyorsun. Onların gözleri sana değil, senin gönlünden geçenlere bakıyor: “Senin canın istiyorsa alalım, boş ver fiyatını, sonra ben kahve ısmarlarım.” İşte kadın bakışı: fiyat ikinci planda, gönül birinci planda.
Erkeklerin Yaklaşımı: Hesap Kitap, Strateji, Plan
Şimdi gelelim erkeklere. Bir erkeğe soruyorsun: “Büryan kaç TL?”
Cevap: “Abi şimdi bak, geçen sene 180’di. Şimdi 320 olmuş. Ama iki kişi yiyeceksek şöyle yaparız: Bir porsiyon büryan alırız, yanına pilav ekleriz, ayran zaten büyük bardakla gelir, iki pipet takarız. Toplam masraf 190’u geçmez. Hesaplı iş çıkar.”
Adam resmen proje sunar gibi strateji geliştiriyor. İstersen fiyat grafiğini çizer, yanına Excel tablosu ekler. Kadın için “an” önemli, erkek için “bütçe yönetimi.” Bir de o hesap kitap yaparken suratındaki ciddiyet yok mu? Sanki aile ekonomisi onun ellerinde. Halbuki mesele basit: Büryan kaç TL? Ama yok, adamın kafasında formüller, istatistikler, maliyet analizi.
Forumdaki Yorumlar: Birleşen Sesler
– “Arkadaşlar, büryan yemeye gitmeyin, evde tavuk çevirme yapın daha ucuz!”
– “O tavukla büryanı bir tutuyorsan biz burada farklı evrenlerde yaşıyoruz dostum.”
– “Benim mahallede bir yerde hâlâ 250 liraya veriyorlar, ama porsiyon küçük. Göz doymaz.”
– “Fiyatı ne olursa olsun, büryan candır. Para kazanılır, büryan bir daha ele geçmez.”
– “Ben son gidişimde üç kişi gittik, bir porsiyon aldık, garsona ‘bölüştür’ dedik. Çatal çatal yedik. Hâlâ midemde boşluk var ama kalbim tok.”
Forumda yazanların ortak noktası belli: Kimse büryandan vazgeçmek istemiyor, ama fiyatları görünce de gözler doluyor. Hani derler ya, “paramız var ama kıymeti yok,” işte tam o durum.
Empati mi, Strateji mi?
Büryan masasında oturan bir kadın, arkadaşının tabağından pay verir. Büryan masasında oturan bir erkek, porsiyonun gramajını ölçer. Kadın “Yeter ki beraber olalım” der, erkek “Hesap nasıl en düşük gelir?” diye plan yapar. Ama işin güzelliği burada: Masada ikisi bir araya geldiğinde ortaya hem hesaplı hem keyifli bir sofra çıkar.
Kadınlar: “Biraz pahalı ama olsun, kendimize küçük bir hediye olsun.”
Erkekler: “Pahalı olabilir ama akıllı davranırsak ucuza çıkar.”
İşte Türkiye’de büryan ekonomisinin özeti: Empatiyle stratejinin birleşimi.
Peki Büryan Kaç TL?
Asıl meseleye gelelim. Bugün İstanbul’da lüks bir yerde porsiyonu 350-400 lirayı bulabiliyor. Daha mütevazı yerlerde 250-280 arası. Doğunun küçük şehirlerinde ise hâlâ 200 bandında bulmak mümkün. Ama nereye gidersen git, bir şey kesin: Büryan fiyatı yükseldikçe, sohbetler de derinleşiyor. Çünkü her lokmanın bedelini hissediyorsun.
Arkadaş ortamında sorulan “Büryan kaç TL?” sorusu, aslında “Hadi buluşalım, muhabbet edelim, biraz keyif yapalım” anlamına geliyor. Yani sadece bir yemek değil, bahanesi.
Son Söz: Büryan Uğruna Forum Dostluğu
Forumda saatlerce konuşsak da değişmeyen gerçek şu: Büryan bir rakamdan ibaret değil, yaşadığımız küçük mutlulukların sembolü. Kadınların empatisiyle, erkeklerin stratejisi birleşince sofralar daha anlamlı hale geliyor. Sonuçta fiyatlar değişir, et pahalanır, tandır odunu artar… Ama sofradaki samimiyet, muhabbet ve o ilk lokmanın mutluluğu kalıcıdır.
Ve unutmayın: Bazen bir tabak büryan, günün bütün stresini unutturabilir. Fiyatını sorarken bile yüzümüzde tebessüm olmasının sebebi bu. Büryan kaç TL olursa olsun, dostlarla paylaşıldığında “değeri” hep aynı kalır.
Arkadaşlar, sabah kahvaltısını yapmış, çayı demlemiş oturuyorum… Birden aklıma düştü: Büryan! Hani şu tandırda ağır ağır pişen, kokusuyla bütün sokağı ayağa kaldıran, “ben buradayım” diye bağıran o efsane lezzet. Ama sonra düşündüm… Büryan kaç TL oldu acaba? Çünkü biliyorsunuz, ülkemizde fiyatlar öyle bir yarışa girdi ki, yakında 100 metre koşusunda Usain Bolt’u geçecekler.
Kadınların Bakışı: Büryan Sadece Yemek Değil, Anıdır
Kadınlara soruyorsun: “Büryan kaç TL?”
Cevap ne? “Ay fiyatını boş ver, geçen gün annemle yemiştik, yanına da ayran almıştık, öyle güzel sohbet ettik ki...”
Kadınlar için olay sadece fiyat değil, o anın paylaşılıyor olması. Büryanı 200 liraya da yeseler, 400 liraya da, mesele tabağa bakan gözlerdeki sıcaklık, sofrada paylaşılan muhabbet. “Aaa sen ilk kez mi yiyorsun? Hadi bakalım, şunu bir lokma dene!” diye önüne dürtülen tabak, fiyat listesinden daha anlamlı oluyor.
Empatiyle yaklaşıyorlar: “Herkes yiyebilsin keşke, yazık değil mi o öğrencilere?” diyorlar. Düşünsene, kız arkadaşlarınla çıkmışsın, menüye bakıyorsun. Onların gözleri sana değil, senin gönlünden geçenlere bakıyor: “Senin canın istiyorsa alalım, boş ver fiyatını, sonra ben kahve ısmarlarım.” İşte kadın bakışı: fiyat ikinci planda, gönül birinci planda.
Erkeklerin Yaklaşımı: Hesap Kitap, Strateji, Plan
Şimdi gelelim erkeklere. Bir erkeğe soruyorsun: “Büryan kaç TL?”
Cevap: “Abi şimdi bak, geçen sene 180’di. Şimdi 320 olmuş. Ama iki kişi yiyeceksek şöyle yaparız: Bir porsiyon büryan alırız, yanına pilav ekleriz, ayran zaten büyük bardakla gelir, iki pipet takarız. Toplam masraf 190’u geçmez. Hesaplı iş çıkar.”
Adam resmen proje sunar gibi strateji geliştiriyor. İstersen fiyat grafiğini çizer, yanına Excel tablosu ekler. Kadın için “an” önemli, erkek için “bütçe yönetimi.” Bir de o hesap kitap yaparken suratındaki ciddiyet yok mu? Sanki aile ekonomisi onun ellerinde. Halbuki mesele basit: Büryan kaç TL? Ama yok, adamın kafasında formüller, istatistikler, maliyet analizi.
Forumdaki Yorumlar: Birleşen Sesler
– “Arkadaşlar, büryan yemeye gitmeyin, evde tavuk çevirme yapın daha ucuz!”
– “O tavukla büryanı bir tutuyorsan biz burada farklı evrenlerde yaşıyoruz dostum.”
– “Benim mahallede bir yerde hâlâ 250 liraya veriyorlar, ama porsiyon küçük. Göz doymaz.”
– “Fiyatı ne olursa olsun, büryan candır. Para kazanılır, büryan bir daha ele geçmez.”
– “Ben son gidişimde üç kişi gittik, bir porsiyon aldık, garsona ‘bölüştür’ dedik. Çatal çatal yedik. Hâlâ midemde boşluk var ama kalbim tok.”
Forumda yazanların ortak noktası belli: Kimse büryandan vazgeçmek istemiyor, ama fiyatları görünce de gözler doluyor. Hani derler ya, “paramız var ama kıymeti yok,” işte tam o durum.
Empati mi, Strateji mi?
Büryan masasında oturan bir kadın, arkadaşının tabağından pay verir. Büryan masasında oturan bir erkek, porsiyonun gramajını ölçer. Kadın “Yeter ki beraber olalım” der, erkek “Hesap nasıl en düşük gelir?” diye plan yapar. Ama işin güzelliği burada: Masada ikisi bir araya geldiğinde ortaya hem hesaplı hem keyifli bir sofra çıkar.
Kadınlar: “Biraz pahalı ama olsun, kendimize küçük bir hediye olsun.”
Erkekler: “Pahalı olabilir ama akıllı davranırsak ucuza çıkar.”
İşte Türkiye’de büryan ekonomisinin özeti: Empatiyle stratejinin birleşimi.
Peki Büryan Kaç TL?
Asıl meseleye gelelim. Bugün İstanbul’da lüks bir yerde porsiyonu 350-400 lirayı bulabiliyor. Daha mütevazı yerlerde 250-280 arası. Doğunun küçük şehirlerinde ise hâlâ 200 bandında bulmak mümkün. Ama nereye gidersen git, bir şey kesin: Büryan fiyatı yükseldikçe, sohbetler de derinleşiyor. Çünkü her lokmanın bedelini hissediyorsun.
Arkadaş ortamında sorulan “Büryan kaç TL?” sorusu, aslında “Hadi buluşalım, muhabbet edelim, biraz keyif yapalım” anlamına geliyor. Yani sadece bir yemek değil, bahanesi.
Son Söz: Büryan Uğruna Forum Dostluğu
Forumda saatlerce konuşsak da değişmeyen gerçek şu: Büryan bir rakamdan ibaret değil, yaşadığımız küçük mutlulukların sembolü. Kadınların empatisiyle, erkeklerin stratejisi birleşince sofralar daha anlamlı hale geliyor. Sonuçta fiyatlar değişir, et pahalanır, tandır odunu artar… Ama sofradaki samimiyet, muhabbet ve o ilk lokmanın mutluluğu kalıcıdır.
Ve unutmayın: Bazen bir tabak büryan, günün bütün stresini unutturabilir. Fiyatını sorarken bile yüzümüzde tebessüm olmasının sebebi bu. Büryan kaç TL olursa olsun, dostlarla paylaşıldığında “değeri” hep aynı kalır.